28 Ocak 2011 Cuma

tatil güzel..

güzel tatil..







iyi bir şey tatil..











mutlu..


















yumuşacık..





















ama FİNALLER!



ama ASTRONOMİ!









hayallerim değil bunlar, TEORİK HESAPLAMALAR sonrası 2010-2011 eğitim-öğretim döneminde mezun olabilitem; VUHUUUUUUUHUU kadar rahat.

lâkin..

UYGULAMALARDA ben ne yapıyorum; KALIYORUM!



lanet olsun, KALIYORUM!











hırslanırım, yaparım ben, yaparım ya, bokum gibiler mezun olabiliyorken ben neden olamayım ki?
NEDEN?!






ÇA  LIŞ  MI  YOR  UM !!

ben ÇALIŞMIYORUUUUUUUUUUUUUUUUM !!













çok kötü hissediyorum, çok fena.

her düşündüğümde oturuyor içime taşlar; a ha da tam buraya kadar..

















şu var gülümseyip, hayaller kurmama sebep, geleceğim, mezuniyetim, ismim adına;

  1. kıymetlim
  2. halen mezun olmamın teorik olarak mümkün olması















lütfen..

uzun bir süre ayaklarımın bastığı yerler pek rahat olsun, kolayca ve zevkle ilerleyebileyim yolumda..

















..lütfen

9 Ocak 2011 Pazar

O'nun normalde anlayabilecekken..


nabzımız arttığında anlamamaya çalışması ne kötü.





tanımamış gibi..
tanıyamamış gibi..

7 Ocak 2011 Cuma

çok sinirliyim! çok kızgınım!
sevgilimin tapılacak sabrı o'na bir kez daha aşık olmamı ve "ayıp olur" düşüncesiyle sakin kalmamı sağlıyor.

yahu şerefsiz olunabilir de, ŞEREFİ BOZUK nasıl olur?
işte biz ona diyoruz ki; OZON DELİĞİ..

halbu ki sanırdım ki kendine saygısı olan, yağ fışkırtanları da, ya toplayanları da sevmeyen biri.
lâkin nerden bilinirdi gözümüzün önünde ADAM dediğimizin KIÇ YALAYICI olduğunu..

ahaha!!

mallık bende, mallık bizde, "aman iyi olsunlar" diye yırttık kendimizi.
ama nerdee..

ne demiş burk'un antrenörü; KALIN BOK!!






sizin için tekrar bir düzeltme yapıyorum;

ŞEREFİ BOZUK
OZON DELİĞİ
ADAM KIÇ YALAYICI



sonuçta olabileceği tek şey;

KALIN BOK



:*

3 Ocak 2011 Pazartesi

rezil hissediyorum kendimi..
anlatamamış olduğumdan derdimi belli ki..

bne böyleyim, hep, her zaman..
çok mutlu olduğumda, korku sarar dört bir yanımı bozulacak diye.
umutsuzluk, karamsarlık hep vardır :(








bu nedir a dostlar?
ben bunda kendime kızmayayım mı?

becerebilsem, ağzıma sıçmayayım mı?
finallere çalışacak gücü nasıl bulayım kendimde? hırslanamam ki ben..

üzüntüden, rezilliğimden, UTANCIMDAN çekine çekine aradım Canımın İçi'ni..

haber vermem gerekti..
bulurdum ya bir yolunu şöyle böyleydi diye diye.
ama öğrenmiş Canımın İçi ben söylemeden.

girdim yerin dibine.

o yüzden sesim yükseldi hiç olmayacak, hiç istemediğim şekilde Hayatım Anlamı'na..

Affet Aşkım..